Summary
Şeyh Gâlib’in Farsça Şiirleri
Klasik Türk şiirinin dili Türkçedir. Divan ve mesnevilerde Türkçe en güzel biçimde işlenmiş, Türkçenin söz hazinesi sayılabilecek şiirler yazılmıştır. Öte yandan Türk Edebiyatı’nın Farsça ile eskiden beri süregelen alışverişi klasik şairleri de etkilemiş, şairler Farsça şiir yazmaya da rağbet göstermiştir. Hemen her yüzyılda divan, tezkire ve mesnevi örneklerinde Farsça başlık, mısra, beyit ve şiir numunelerine rastlamak mümkündür. Hatta Fuzûlî, Muhibbi, Nef’î, Nâbî, Yenişehirli Avnî gibi şairler ayrı birer Farsça divan dahi tertip etmiştir. Birçok şair ise müstakil bir divan tertip etmek yerine Farsçaya olan ilgisini parça parça şiirler yazmak suretiyle göstermiş, böylece divanlarındaki Türkçe şiirler arasına Farsça şiirler de eklenmiştir. Bu şairlerden biri de Şeyh Gâlib’dir.
Şeyh Gâlib (ö. 1799) Klasik Türk şiirinin meşhur şairlerinden biridir. Mevlevi şeyhi olması, üslup sahibi bir şair olarak yenilikler getirmesi, Türk Edebiyatı’nda Hint üslubunu zirveye çıkarması gibi yönleriyle edebiyat tarihlerinde kıymet ve kabul gören bir isimdir. Şeyh Gâlib’in Türkçe divanında ve bazı şiir mecmualarında Farsça şiirleri de yer almaktadır. Mevlana hayranı olan şair hem geleneğin etkisi hem de Mevlâna’ya olan bağlılığını göstermek amacıyla Farsça şiirler kaleme almıştır. Genellikle gençken yazdığı Farsça şiirlerinin tamamını layıkıyla tercüme edip anlamak, onun edebî kimliğini ayrıntılı biçimde tespit etmek açısından önemlidir. Bilhassa Hint üslubu etkisiyle yazdığı bu şiirlerde türlü hayaller kurmuş, kendine has üslubuyla birçok mana yakalamıştır. Bu Farsça şiirler, Şeyh Gâlib’in poetikasına katkı sağlayıcı mahiyettedir.
Bu makalede Şeyh Gâlib’in divanında yer alan kaside, kıta, gazel, musammat, nazm, rubai, müfred, matla, ferd gibi nazım şekilleriyle yazılmış toplamda 87 (seksen yedi) parça Farsça şiirin Türkçeye çevirisi yapılacak, bu şiirlerden hareketle Şeyh Gâlib’in edebî kişiliğine dair tespitlerde bulunulacaktır.
Keywords
Klasik Türk şiiri, Şeyh Gâlib, Farsça, Hint üslubu, Şevket-i Buhârî.