• Hızlı Erişim
  • Duyurular
  • Duyuru!..

     

    Kıymetli yazarlarımız;

    31. sayımız yayımlanmıştır. 

    Göstediğiniz ilgiye teşekkür eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

    Dergimiz Uluslararası önde gelen indekslerden olan EBSCO tarafından artık taranmaktadır. 

    Dergimiz önde gelen indekslerden European Reference Index For Humanities and Social Sciences (ERIHPLUS) tarafından artık taranmaktadır.

    Dergimiz ULAKBİM SOSYAL BİLİMLER VERİTABANI tarafından 2013 yılı sayılarımızdan itibaren taranmaya başlamıştır. 

    Dergimiz alanın önde gelen indeksleri arasında bulunan Modern Language Association (MLA) tarafından taranmaya başlamıştır.

    Dergimiz önde gelen indekslerden Directory of Research Journal Indexing (DRJI) tarafından artık taranmaktadır.

    Dergimiz Academic Resource Index kataloğu tarafından da taranmaya başlanmıştır. 

    Dergimiz 15. sayısından itibaren uluslararası hakemli bir dergidir. 

     

     


  • Sayaç
  • Online Ziyaretçi : 18
    Bugün Toplam : 32
    Genel Toplam : 635533

Bir Zamîrin İçinden Doğan Dünya: Nûr-ı Muhammedî Kavramının Edebiyata Sirayetine Bir Bakış
(The World Emerging from a Pronoun: A Look at the Transmission of theConcept of Nur-i Mu?ammedi into Literature )

Yazar : Kenan Mermer    
Türü :
Baskı Yılı : 2023
Sayı : 31
Sayfa : 460-476


Özet
Nûr-ı Muhammedî tasavvuf edebiyatının nabzını tutan önemli kavramlardan biridir. Kavramın düşünce dünyasına girişi, aynı şerh geleneğinde olduğu gibi hadîs ve tefsir alanındaki çalışmalar sayesinde olmuştur. Zira kelimelerin iştikâkı (türetme), kökeni ve tasrifi (çekim) hakkındaki gösterimler, onun basit bir terkipten çıkıp kavramsal bir dizgeye oturmasına imkân tanır. Ka’b el-Ahbâr (ö. 652), Mukâtil b. Süleyman (ö. 767), Sehl et-Tüsterî (ö. 896), Hallâc-ı Mansûr (ö. 922) ve Taberî’den (ö. 923) oluşan tarihsel dizgede okumaya çalıştığımız rivayetler zincirinde, ilgili ayette geçen “meselü nurihi” ifadesi ve özellikle burada kullanılan hu (hüve) zamirinin farklı anlayışlara imkân tanıdığı görülmüştür. Bu zamirin mercii bazen bizzat Hak bazen müminler ve Kur’ân bazen de Hz. Peygamber’in nuru olarak tanımlanmıştır. Kavramın zamirle olan aidiyeti, İbnü’l-Arabî’ye (ö. 1240) gelindiğinde bir merkez teşkil etmekten çıkmış, deyim yerindeyse nûr-ı Muhammedînin ve hakîkat-i Muhammediyye’nin onlarca isimle karşımıza çıktığı büyük bir kompozisyona dönüşmüştür. Yaratımın, halk olunmanın anahtar kavramı olarak nûr-ı Muhammedî tarihin bu noktasında onlarca yeni libasla bizi karşılar: Cevher-i beyza, ebu’l-?alem, ?akl-ı evvel, ru?-ı a??am, ?a?i?at-i mechul, el-ma?lu? bihi, sirac-ı ?a?i?at, mübda?-i evvel vd. Sünni tasavvufun fikrî omurgasında elsine-i selâse hükümferma olduğundan bahsi geçen kavramların doğuşu Arabî, çeşitlenmesi Fârsî ve nihayet saydam hâle gelmesi Türkî bir damarı takip etmiştir. Örneğin nûr-ı Muhammedînin ilk izahı Mukâtil b. Süleyman tarafından yapıldıktan sonra, Hallâc eliyle nazma çekilir. İbnü’l-Arabî, üst düzey bir Arapçayla kavramın derinlik kazısını yapar. Bu sınır taşının ardından Senâî, Attâr ve Mevlânâ, manası verilmiş ve daha önce Arapça olarak nazma çekilmiş bir düşünceyi, lirik dili ön plana çıkararak daha parlak hâle getirmişlerdir.

Anahtar Kelimeler
Tasavvuf Edebiyatı, Tekke Edebiyatı, Nûr-ı Muhammedî, Hakîkat-i Muhammediyye, Hallâc-ı Mansûr.

Abstract
Nur-i Mu?ammedi is one of the important concepts that pulse through Sufi literature. As in the commentary tradition, the entry of this concept into the world of the thought has occurred via studies in the fields of Hadith and Tafsir. Indeed, expressions about the derivation, origin, and morphology of words allow it to move from a simple composition to a conceptual framework. In the historical sequence consisting of figures like Ka’b al-A?bar, Mu?atil b. Sulayman, Sehl et-Tüsteri, ?allac-i Man?ur, and ?aberi, it has been noticed that the relevant verse, with the phrase“meselü nurihi” and especially the use of the pronoun hu (huve) allows for different interpretations. This pronoun’sreferent is sometimes seen as God Himself, sometimes as the believers and the Quran, and sometimes as the light ofthe Prophet Muhammad. When it comes to Ibn al-Arabi, the concept’s association with the pronoun no longer servesas a center. In other words, the “nur-i Mu?ammedi” and “?a?i?at-i Mu?ammediyye” have turned into a vastcomposition with dozens of names. At this point in history, the “nur-i Mu?ammedi” presents itself with dozens ofnew aspects as the key concept of creation and existence: “Cevher-i beyza” “ebu’l-?alem”, “?a?l-i evvel”, “ru?-ia??am”, “?a?i?at-i mechul”, “el-makhlu? bihi”, “sirac-i ?a?i?at”, “mübda?-i evvel” and others. Since the intellectualbackbone of Sunni Sufism adheres to the “elsine-i selase”(the three languages) the emergence of the mentionedconcepts has followed an Arabic, then formed Persian, and finally a transparent Turkish path. For example, after theinitial explanation of “nur-i Mu?ammedi” by Mukâtil b. Süleyman, it was versified by Hallâc. Ibn al-Arabî delvesdeeply into the concept with advanced Arabic. Beyond this boundary, ‘A??ar and Rumi impart meaning and make the thought that was previously versified in Arabic more brilliant by emphasizing lyrical language. The concept is now processed in both Arabic and Persian.

Keywords
Sufi Literature, Dervish Lodge Literature, Nur-i Mu?ammedi, ?a?i?at-i Mu?ammediyye, ?allac-i Man?ur

Adres :İmrahor Mahallesi, Doğancılar Cad., Nu. 81 Üsküdar/İstanbul
Telefon :0216 342 62 02 Faks :
Eposta :info@devdergisi.com

Web Yazılım & Programlama Han Yazılım Bilişim Hizmetleri